• Anasayfa
  • Favorilere Ekle
  • Site Haritası
  • https://www.facebook.com/insanveislam.org/
  • https://twitter.com/insanuislam











Nail ÇAM
nailcam09@hotmail.com
ORUÇ KAZÂ AHKÂMI İLE İLGİLİ BAZI HUSUSLAR
10/06/2019

* Hastalık, yolculuk, hayız, nifas ve emzikli olmak gibi nedenlerle tutulamayan Ramazan oruçlarının mazeret durumu ortadan kalkınca tutulması gerekmektedir. Bu nedenle oruç kazâ ahkâmı ile ilgili bazı hususları istifadeye sunacağım.

1. Ramazan’da mazeret nedeniyle tutulamayan oruçların, terâhi üzere gelecek Ramazan’a kadar kaza edilmesi efdal olur. Ancak oruç tutmamayı mübah kılan özrün ortadan kalkmasından sonra kazanın hemen (fevrî) yapılması müstehaptır. 

Şa’ban ayı geldiğinde ise yeni bir Ramazan ayı yaklaştığı için kazâ zorunlu hale gelir. Özürsüz yere orucun kazâsının gelecek ramazana kadar yapılmaması câiz değildir. Eğer mazeret olmadığı halde gelecek Ramazan’a kadar kazâ yapılmazsa Şâfiî ve Hanbelîlere göre kazâ ile beraber her tutulamayan oruç için fidye vermek gereklidir. Hanefîlere göre ise bu durumda sadece kazâ gerekir.

Hz. Peygamber tarafından Ramazan’ın peşinden gelen Şevval’de tutulması tavsiye edilen altı gün orucunun hikmetini burada aramak lazımdır. Mesela kadınların özel durumları genelde 5-7 gün arasındadır. Şevvalde oruç tuttukları zaman Ramazan’dan kalan borçlarından fevrî (hemen) olarak kurtulmuş olurlar. (1’e 10’ hesabı ile 30*10=300 ve 6*10= 60; 300+60= 360 tali bir hikmet olsa gerek)

2. Bazıları, tutulamayan oruçlar kazâ edilirken arka arkaya tutmayı şart görmemiştir. Fakat bunlara göre arka arkaya tutmak efdaldir. Çünkü edâya benzemektedir.

- Bazıları ise kazaya kalan orucu, edâ vasfı üzere arka arkaya tutmayı gerekli görmüşlerdir. Gerekli görenlerin bir kısmı, kaza oruçlarını arka arkaya tutmak daha hayırlıdır derken bir kısmı da müstehap demiştir. 

3. Cumhura göre bir kişi başkası için namaz kılamayacağı, abdest alamayacağı gibi oruç da tutamaz. Bunlar, “من مات وعليه صوم صام عنه وليه: Oruç borcu olduğu halde ölen kişinin velisi,  onun adına oruç tutar” hadisini te’vil etmişlerdir. Te’vîl şöyledir: Velî, oruç yerine geçecek şeyi yapar. O da hergün için bir miskîni doyurmaktır. 

Şu hadîs bu te’vîlin nedenidir: “من مات وعليه صيام شهر فليطعم عنه مكان كل يوم مسكيناً: Ramazan oruç borcu olduğu halde ölen kişi adına herbir gün için bir miskîn doyurulur.”

- Mâlikîlere göre ise, vasiyet yoksa oruç da yoktur; yedirmek de.

- Şâfiïlere göre ise velî oruç ve yedirmek arasında muhayyerdir.

- Bazıları da adak ve farz orucun arasını ayırmıştır. Buna göre adak oruç velî tarafından tutulur; farz oruç ise tutulmaz.

4. Ölünceye dek oruç kazâ edilmemişse:

- Terk bir özürden dolayı ise hiçbir şey gerekmez. Çünkü kazâya imkân bulamamıştır.

- Terk özürsüz yere oldu ise onun adına oruç mu tutulacak yoksa yedirilecek mi mevzuunda bir önceki maddede geçtiği üzere âlimler arasında ihtilâf vardır.

5. Yolcu ve hastanın oruç kazası:

- Bir sonraki Ramazan gelene kadar herhangi bir mazeret bulunmadığı halde oruç kaza edilmemişse ramazan geçince geçen yıldan kalan oruçlar için  kaza ve herbir oruç için fidye gerekir. (Mâlik, Şâfiî ve Ahmed b. Hanbel) 

- Diğer görüşe göre ise sadece kazâ gerekir. (Hasan Basrî ve İbrahîm Nehaî)

- Bu hususta doğru olan şudur: mazeret nedeniyle kaza edilemedi ise sadece kazâ; mazeret olmadığı halde kazâ edilmedi ise kazâ ile beraber herbir gün için fidye verilmelidir.

6. Hâmile ve emziren Ramazan’da oruç tutmadı ise:

- Denilmiştir ki: Bunlar için kazâ yoktur, sadece herbir gün için yedirirler.(İbn Ömer, İbn Abbas)

- Denilmiştir ki: Bunlar sadece kazâ ederler, yedirmek yoktur. (Ebû Hanîfe ve ashâbı ile Ebû Ubeyd ve Ebû Sevr)

- Denilmiştir ki: Bunlar hem kazâ eder hem de yedirirler. (Şâfiî)

- Denilmiştir ki: Hâmile, kazâ eder, yedirmez; emziren ise hem kaza eder hem de yedirir. 

- Bu konuda sahîh olanın şu olduğu söylenmiştir. Eğer bunlar kendi canlarına bir zarar gelmesinden korktukları için oruç tutmadılarsa sadece kazâ ederler; hem kendilerine hem de çocuklarına zarar gelmesinden korktuklarından oruç tutmadılarsa hem kazâ ederler, hem de yedirirler.

7. Oruca zor dayanabilen İhtiyarlara gelince onlar oruç tutmaz, bunun yerine herbir gün için bir miskîni doyururlar.

 

8. Ramazan orucunun kazasına, yemin kefaretine ve adak gibi bir oruca başlayan kişi hastalık veya sefer gibi bir mazereti yoksa orucu bozamaz. (İbn Kudâme, 4/412)

- Eğer bu tür oruçlar mazeretli veya mazeretsiz olarak bozulursa sadece bir gün kaza gerekir. Keffaret gerekmez, (Nevevî, Mecmu’ (6/383); İbn Kudâme, 4/378). çünkü keffaret -icmaya göre-sadece ramazan günü orucu içindir. Ancak mazereti olmadığı halde orucu bozan kişi, kaza haricinde bu haram eyleminden dolayı tevbe de eder. 

- Katade, Ramazan orucunun kazasında oruç bozulursa -hac gibi- kefaretin gerekeceğini söyler. (İbn Kudâme, Muğnî, 4/378)

- Kaza orucunu mazeret nedeni ile bozan günahkar olmaz. Mazeretsiz olarak bozan ise günahkar olur. Her iki durumda da bir gün kaza edilir. Yani hem bozulan bu oruç hem de kazaya kalan Ramazan orucu birlikte kaza edilmez. Çünkü keffaret Ramazan’ın saygınlığını ihlal etme nedeniyledir. Diğer günler için böyle bir durum söz konusu değildir. (Zeylaî, Tebyînu’l-Hakâik; Nevevi, Mecmu; İbn Kudâme, Muğnî; Kayravânî, Risâle) 

- Mâlikîler, kaza edilirken bozulan farz orucun bir gün mü iki gün mü kaza edileceği hususunda kendi aralarında ihtilaf etmiştir. Kimisi bir gün; kimisi de kaza edilen Ramazan orucu ve bozulan oruç olduğu için iki gün kaza edilir demiştir.



987 kez okundu. Yazarlar

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın

Yazarın diğer yazıları

NAMAZ KIRAATİNDE TEKNOLOJİK CİHAZ KULLANMAK - 10/12/2020
Farz ve nafile namazlarda yazılı bir metinden, cep telefonundan, PC’den vs. okuyuşta bulunmak câiz midir? Sorusuna cevap bulunabilecek bir yazı.
NİÇİN KULLUKTA BULUNMALIYIZ? - 22/07/2020
Allahın cenneti ve cehennemi olmasa veya farz-ı muhal asiler cennete, itaatkârlar cehenneme girecek olsaydı bile, Allah ibadete layık olduğu için ibadet edebilmektir kulluk.
GENÇ KUŞAKLARI KENDİ EMEKLERİMİZLE HELÂK ETMEYELİM - 13/05/2020
Önce iman! Eyleme sevketme düşüncesi ile yaptığımız işler imansızlığa götürmesin gençlerimizi. Yanlış taktik neticede bizi, imansızlık ve inançsızlık için çaba sarfedenlerle aynı ligde top koşturuyor olmak gibi bir duruma sokabilir.
ALLAH’TAN KORKULUR MU? - 04/05/2020
Korkunç, çirkin, zararlı, şerli ve kötü olan şeyden korkulur. Türkçede kullandığımız şekliyle korkuyu bu gibi etkenler doğurur. Havfullah, haşyetullah ve takvallah korkuyla ne kadar ve nasıl ilintilidir?
İKİ ASLI, EKİNİ VE NESLİ HELAK ETMEK - 27/04/2020
Bakara 205. Âyet... Bir zihniyetin portresi..
CUMA MÜSTAKİL BİR NAMAZ MIDIR? - 20/03/2020
Eski ulemamızın bahis mevzuu yaptığı; fakat günümüzde sorgulanmadığı, gündem yapılmadığı ve dillendirilip yazılmadığı için pek bilinmeyen esaslı bir mevzuuyu ele alıp değerlendirmeyi size bıraktık.
İNSANIN İNSANA SECDE ETMESİ - 10/03/2020
Açıklanmaya ve izaha muhtaç olan bir rivayetti. Zira bu rivayet hakkında çok tartışmalar olmuş ve olmaktadır. Rivayetin senedi sahih olsa da metin tenkidi yöntemi ile anlamaya ve yorumlamaya çalıştık.
POZİTİF DÜŞÜNCE (TEFÂÜL) - 23/12/2019
Kolaylaştırın, zorlaştırmayın; müjdeleyin, nefret ettirmeyin! Her çığlığı aleyhte sanmayın! Belki o, müjde verecek; belki de sizi uyandıracak da tehlikeden kurtaracaktır.
YABANCI BİR KADINLA MUSÂFAHA YAPMAK - 02/10/2019
Dört mezhebin, yabancı bir kadınla musafaha yapmanın hükmü hususunda söylediklerini ve hükümlerine dayanak aldıkları akli ve nakli gerekçeleri ifade etmeye çalıştım.
 Devamı
Üye Girişi
Aktif Ziyaretçi15
Bugün Toplam904
Toplam Ziyaret4755937
MAKALELER
EĞİTİM SUNUMLARI