• Anasayfa
  • Favorilere Ekle
  • Site Haritası
  • https://www.facebook.com/insanveislam.org/
  • https://twitter.com/insanuislam











Talip AKBAŞ
takbas5@hotmail.com
UMUDA AÇILAN PENCERE, MİRAÇ
12/03/2020

Mekke müşriklerinin azgın saldırılarına maruz kaldığı dönemdi. Çok sevdiği hanımı Hz. Hatice ve küçüklüğünden beri kendisini koruyup kollayan, yetimliğini unutturan amcası Ebu Talib vefatı vefat etmişti. Zor günlerdi. Üst üste gelen olumsuzluklar Efendimizi derinden etkilemişti. Öyle ki bu yıla hüzün yılı denilmişti. Alabildiğine hüzne boğulmuşken hicretten yaklaşık üç yıl evvel Allah resulü Miraçla taltif edilmişti.

Miraç, Sevgili Peygamberimiz (s.a.v)'in bir gece Mescidi Haram'dan Mescidi Aksaya, oradan da Allahın sonsuz ayet ve kudretini müşahede etmek için semaya yaptığı, içinde pek çok ilahî hikmet ve bereketi barındıran aşkın bir yolculuktur. İnsanlığa rehber olarak gönderilen Peygamber Efendimiz (s.a.v.), Miraçta birçok hadise ile karşılaşmış, sonra yeryüzüne, insanların arasına dönmüştür. Allah ile konuşup insan kalabilen Hz. Peygamber, muhteşem örnekliği ile insanlığa adaleti merhameti ve sevgiyi kuşanarak sonsuz kurtuluşun yolunu açmaya devam etmiştir.

Efendimiz (s.a.v), Miraç hediyesi olarak biz ümmetine gözümün nuru dediği namazı getirmiştir ve bizi namaz ibadeti ile manen yükselmeye davet etmiştir. Günde beş kere kıldığımız namazla arınmayı ve rabbimize yükselmeyi yani miracı tecrübe etmiş oluyoruz. Miraç, arınarak Allah'a yükselmedir. Allah'a yükselmenin yolu ise fitne, fesat, nifak, tefrika ve şeytani duygulardan vazgeçip Allah'ın razı olacağı bir hayat yaşamaktan geçer.

Namaz, Allah'a karşı kulluk bilincinin en yüksek düzeye ulaştığı ameldir. Namaz, hayatın akışı içinde insanı varlığın sahibine yönelten tevhit eylemidir. Merhum şair Nuri Pakdil'in; "Bir can simidine tutunur gibi tutunuyorum dizlerime rükûda." dediği gibi Namaz, dünya telaşı ile gaflete dalan insana can simidi gibi yetişir. Namaz, gündelik sarsıntılarla alabora olan ruhlarımızı sükûna erdiren bir sığınaktır. Kalbi cilalayan süs, kötülüklere karşı korunaklı bir evdir. Toplumsal çürüme ve çözülmeye karşı bir kalkandır namaz. Hayatımıza sinen, manevi bünyemize sirayet eden her türlü virüsü silme operasyonunun adıdır namaz.

Müminin miracı olan namazın her rüknü bir mesaj içermektedir. Başlangıç tekbiri, dünyamızı ellerimizin tersiyle ardımıza atıp miraç yolculuğuna koyulduğumuzun ilanıdır. Artık önümüzde kat edilecek bir yol vardır oda Sıratı müstakimdir. Kıyam, Allah'a duyduğumuz saygının yanında şirke, küfre, isyana, tuğyana karşı dik duruşumuzu ifade eder. Kıraat ile namazın ruhu olan Kuran'ı namaza taşımış oluruz. Vahiy namaza da hayat veren şeydir. Artık rabbimizle diyalog başlamıştır. Rükû ederek duyduğumuz saygı gereği rabbimize boyun eğeriz. Saygının nihai noktasını ve zirvesini secde ile ortaya koyarız. Secde etmekle insanlığımızı temsil eden anlımızı Allahın huzurunda yere koyar ve varlığımızı borçlu olduğumuz Rabbimize şükrederiz. Secde anne karnındaki saf hale dönüşü temsil eder. Secde ile sınırları aşarak ona yaklaşmayı tecrübe ederiz.

Son oturuş, çıktığımız bu yolculuğumuzun son durağıdır. Namaz içinde duanın en yoğun olduğu bölüm de bu bölümdür. Dua namazında beynidir. Selâm miraç yolculuğumuzun sonunu temsil eder. Sağımızdakileri ve solumuzdakileri selâmlayarak, miracı tamamladığımızı bütün bir varlıkla paylaşmış oluruz.

Miraç bize Hz. Ebubekir'in iman ve teslimiyetini hatırlatır. Sıddık mertebesine ulaşabilmemizin imkânını sunar. Her türlü kalbi hastalıklarımızdan kurtulmak için Peygamberimizin getirdiği değerlere tutunmanın zorunluluğunu öğretir. Müminin miracı olan namazla yeniden bir dirilişin uzak olmadığı gerçeği ile buluşturur.

Bu sene de kapımızı çalan Miraç, inancımızı, teslimiyetimizi, samimiyetimizi ve amellerimizi yenileyebileceğimizi anlatır. Toplumsal birliğimizi örseleyen riya, kibir, hırs ve tutkularımızdan sıyrılmamızı, içinde bulunduğumuz şu hassas ve sorunlu günlerimizde kırık kalpleri onarmamızı hatırlatır.

Böylesi günler Yıkılan köprüleri yeniden kurmanın, unutup ihmal ettiklerimizi bir daha hatırlamanın, kaybettiklerimizin ardına düşmenin, insanlığın umudu olduğumuzu hatırlamanın başlangıcı olmalıdır. Aile ve akraba bağlarımızı yenileyip, çevremize karşı işlediğimiz hak ihlalleri olduysa onlarla helalleşme yoluna gitmemiz için Miracı fırsat bilmeliyiz.

Malımızı mülkümüzü, makam ve mevkiimizi, sahip olduğumuz imkânları ruhumuzun yükselişi yolunda yeniden gözden geçirmeliyiz. Miracın gerçekleştiği Kudüs'ün özgürlüğü ve mazlum milletlerin Miraçla yeniden yükselişe geçmesi için canla başla çalışmalıyız.
Miracımız mübarek olsun.



1499 kez okundu. Yazarlar

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın

Yazarın diğer yazıları

ORTALIK KOÇTAN GEÇİLMİYOR - 04/12/2023
Ortalık Koçtan Geçilmiyor
ELEŞTİRİ YETKİNLİK GEREKTİRİR - 25/09/2023
ELEŞTİRİ YETKİNLİK GEREKTİRİR
KULLUK ÖZGÜRLÜK MESELESİDİR - 14/03/2023
Kulluk Özgürlük Meselesidir
53. YILA GİRERKEN - 14/01/2023
53. Yıla Girerken
TÜKETİM İSTASYONU YILBAŞI - 28/12/2022
Tüketim İstasyonu Yılbaşı
YAKINLAŞMA ANAFORU - 18/10/2022
Yakınlaşma Anaforu
GÖNLÜN EN KIYMETLİ İSTİFADESİ - 25/09/2022
Dede-Torun
EKONOMİYİ ETKİLEYEN DÖRT TERİM - 15/09/2022
Ekonomiyi Etkileyen Dört Terim
İSTANBUL'UN İNSAN KAYNAĞI: ERZURUM - 28/07/2022
İstanbul'a İnsan Kaynağı Sağlayan Şehir: Erzurum
 Devamı
Üye Girişi
Aktif Ziyaretçi42
Bugün Toplam1327
Toplam Ziyaret4761288
MAKALELER
EĞİTİM SUNUMLARI