• Anasayfa
  • Favorilere Ekle
  • Site Haritası
  • https://www.facebook.com/insanveislam.org/
  • https://twitter.com/insanuislam











Talip AKBAŞ
takbas5@hotmail.com
Toplasan İki Kuruş Etmez
04/06/2017

Başlıca iki ana akım var ülkemizde. Kavgası gitgide kızışan iki akım. Hemen söyleyeyim; bu iki akımda da hayır görmeyenlerdenim. İkisi de indirgemeci, taklitci, tenkide kapalı, şahıs merkezli. Tek bir şahsın omuzlarında yükseken bir dini yapı, ilgimizi çekemez. Bakmayın yaldızlı görüntülerine. Bunları toplasan iki kuruş etmez. Neden mi? Ürettikleri dile bak, tutturdukları yola bak, müslümanların hangi meselerine merhem olabilmişler, hangi buhranına çözüm sunabilmişler? Dipte köşede kalmış tali meseleleri ölüm kalım meselesi olarak vitrine çekip kendi kalelerini muhkem tutmaya çalışmaktan öte neleri var ki Allah aşkına? Gerilim hattının sürekli diri tutulması neden? Dünyadan kazanıp dini alana, müslümanların geleceğine yatırım yapmak islamın ön gördüğü ahlaki ilkeydi. Gel gör ki dinden kazanıp dünyalık kurmak meslek haline geldi. Müslümanları sömürüp dünyasını konforize eden adamlar acayip itibar görür oldu. Burada bir terslik yok mu? Buradan sadra şifa bir hayır çıkar mı?

Bu dinin peygamberi bile, ilahi iradenin yönlendirmesi altında olmasına rağmen tek başına davranmamış. Yeri gelmiş arkadaşları, yeri gelmiş hudeybiyede müminlerin annesi (eşi), ona yön vermiştir. Dünyayı, dine; dini, dünyaya kurban etmemiştir. Dünya ahiret dengesini müminlere önermiş kendi de bunu başarıyla gerçekleştirmiştir.

Özgüven bunalımına düşmüş akımlara tekrar dönelim. Biri hurafe karşıtı olarak konumlandırır kendini. Diğeri hurafeyi yol edinmiştir. Hurafe müdafasını ehli sünnet müdafası olarak bellemiştir. Birincisine gelince bunlar, ekranlarda arzu endam ederler. Süslü cümlelerinden bilirsiniz onları. Bir de ekran arkası halleri vardır. Bilseniz o hallerini, duysanız cüretkar, sorumsuz ve usulsüz sorgulamalarını aklınız bulanır. Ben bunlardan ve bu anlayıştan beriyim diyerek uzaklaşırsınız.

Bir diğeri ise güya bu anlayışa karşı konumdadır. Onları da ekranlardan, meydanlardan tanırsınız. Hele onların ekran arkası hallerini bilseniz. Bulduklarını hurafe çuvalına atıp çuvalın başında birbirleriyle didişmelerini görseniz sinir nöbetleri geçirirsiniz. Acırsınız hallerine. Duysanız akla, vahye, sünnete uymayan zırvalarını mideniz bulanır. Tiksinirsiniz. Bataklıkta debelenip durduklarını onlara anlatamazsınız bile. Acınacak hallerine rağmen size acırlar. Birde sizi o bataklığa çekmeye çalıştıklarına şahit olursunuz. Sivri sinekler, bataklığı mesken bellermiş.


Her ikisi de aldıkları konum ile sevgiyi değil nefreti, tevhidi değil tefrikayı, muhabbeti değil nefreti, uzlaşmayı değil ayrışmayı, ümmet bilincini değil klik aidiyetini besliyorlar. Her ikisi de parçalanmışlığı göremeyip ellerindeki ile derin bir sevinç içindeler. Kuranın ifadesiyle: "Onlar aralarındaki birliği darmadağın edip hakikati parçaladılar. Her grup başladı kendi elindeki parçayla övünmeye." (Müminun, 63.) Bugünkü manzara bu ayetin verdiği haberle ne kadar da benzeşiyor.

Belki de en önemli ortak özellikleri; kendilerinden çok emin oluşlarıdır. Kurtuluş alıp kurtuluş satıyorlar. Nefsi levvameden (özeleştiri-istiğfar) fersah fersah ötedeler. Kınanmaktan haz etmezler ama hep kınarlar. Biri tesbihe diğeri hocasının kitabına kutsal muamelesi yapıyor.

Kuran okurlar. Hadis okurlar. Ama durum aynıdır. Gelin sözü Kur'an'a bırakalım. Hepsi aynı kitabı okudukları halde, Yahudiler "Hırıstiyanlar bir inanç temelinden yoksundur" dediler; Hıristiyanlar da "Yahudiler bir inanç temelinden yoksundur" dediler. (Bakara, 113) Bu ayeti alın bugunkü gruplara uygulayın kaç kişi ayetin konusunun dışında kalır.

İbadet dindarlığıyla, risale dindarlığı arasına mahkum olamayız.

Bunlar öyle anlaşılıyor ki aklın, Kur'an'ın ve tarihin gölgesinden yoksunluğun sonucudur. Yeniden doğrulmamız, ifrat ve tefrite düşmeden bu değerler üzerinden mümkün olacaktır. Havanda su dövmeye daha fazla tahammül edemeyiz. Aklın, vahyin ve tarihin rehberliğinde bir tarih yazıldıysa -ki yazılmıştır- yine yazılabilir.



1880 kez okundu. Yazarlar

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın

Yazarın diğer yazıları

ORTALIK KOÇTAN GEÇİLMİYOR - 04/12/2023
Ortalık Koçtan Geçilmiyor
ELEŞTİRİ YETKİNLİK GEREKTİRİR - 25/09/2023
ELEŞTİRİ YETKİNLİK GEREKTİRİR
KULLUK ÖZGÜRLÜK MESELESİDİR - 14/03/2023
Kulluk Özgürlük Meselesidir
53. YILA GİRERKEN - 14/01/2023
53. Yıla Girerken
TÜKETİM İSTASYONU YILBAŞI - 28/12/2022
Tüketim İstasyonu Yılbaşı
YAKINLAŞMA ANAFORU - 18/10/2022
Yakınlaşma Anaforu
GÖNLÜN EN KIYMETLİ İSTİFADESİ - 25/09/2022
Dede-Torun
EKONOMİYİ ETKİLEYEN DÖRT TERİM - 15/09/2022
Ekonomiyi Etkileyen Dört Terim
İSTANBUL'UN İNSAN KAYNAĞI: ERZURUM - 28/07/2022
İstanbul'a İnsan Kaynağı Sağlayan Şehir: Erzurum
 Devamı
Üye Girişi
Aktif Ziyaretçi11
Bugün Toplam209
Toplam Ziyaret4760170
MAKALELER
EĞİTİM SUNUMLARI