• Anasayfa
  • Favorilere Ekle
  • Site Haritası
  • https://www.facebook.com/insanveislam.org/
  • https://twitter.com/insanuislam











Zina

ZİNA

وَالَّذِينَ هُمْ لِفُرُوجِهِمْ حَافِظُونَ {5} إِلَّا عَلَى أَزْوَاجِهِمْ أوْ مَا مَلَكَتْ أَيْمَانُهُمْ فَإِنَّهُمْ غَيْرُ مَلُومِينَ {6}فَمَنِ ابْتَغَى وَرَاءَ ذَلِكَ فَأُوْلَئِكَ هُمُ الْعَادُونَ {7}

Ve onlar ki, iffetlerini korurlar; Ancak eşleri ve ellerinin sahip olduğu (câriyeleri) hariç. (Bunlarla ilişkilerden dolayı) kınanmış değillerdir. Şu halde, kim bunun ötesine gitmek isterse, işte bunlar, haddi aşan kimselerdir.[1]

******

وَالَّذِينَ لَا يَدْعُونَ مَعَ اللَّهِ إِلَهًا آخَرَ وَلَا يَقْتُلُونَ النَّفْسَ الَّتِي حَرَّمَ اللَّهُ إِلَّا بِالْحَقِّ وَلَا يَزْنُونَ وَمَنْ يَفْعَلْ ذَلِكَ يَلْقَ أَثَامًا

Yine onlar ki, Allah ile beraber (tuttukları) başka bir tanrıya yalvarmazlar, Allah'ın haram kıldığı cana haksız yere kıymazlar ve zina etmezler. Bunları yapan, günahı (nın cezasını) bulur.[2]

******

وَلاَ تَقْرَبُوا الزِّنَى إِنَّهُ كَانَ فَاحِشَةً وَسَاءَ سَبِيلًا

Zinaya yaklaşmayın, çünkü zina son derece çirkin bir iştir ve çok kötü bir yoldur.[3]

Ebu Umame’den anlatıyor:

Genç bir delikanlı Peygamberimizin meclisine gelerek “Ey Allah’ın Resulü! Zina etmem hususunda bana izin ver!” dedi. Bunun üzerine orada bulunanlar “Sus, sus!” diye onu engellemeye çalıştılar.

Peygamberimiz “Bırakın da yanıma gelsin!” dedi. Gencin yanına gelmesi üzerine de ona “Annenin zina etmesi senin hoşuna gider mi?” buyurdu.

Genç “Hayır! Allaha yemin olsun ki (hoşuma gitmez) Allah beni sana feda kılsın” karşılığını verdi.

Hz. Peygamber “(Sen nasıl istemiyorsan) diğer insanlar da annelerinin zina etmelerinden hoşlanmazlar. Peki, kendi kızının zina etmesi senin hoşuna gider mi?” buyurdu.

Genç “Hayır! Allaha yemin olsun ki (hoşuma gitmez) Ey Allah’ın resulü! Allah beni sana feda kılsın” cevabını verdi.

Hz. Peygamber bu kez “Sen hoşlanmadığın gibi diğer insanlar da kızlarının zina etmelerinden hoşlanmazlar. (Söyle bakalım) kızkardeşinin zina etmesi senin hoşuna gider mi?” dedi.

Genç buna da “Hayır istemem ey Allah’ın Rasulü! Canım sana feda olsun. Tabii ki bunu da istemem” dedi.

Hz. Peygamber’in “İnsanlar da kız kardeşlerinin zina etmesini istemez. Peki teyzenin zina etmesi senin hoşuna gider mi?” dedi.

Genç yine “Canım sana feda olsun ey Allah’ın Rasulü! Bunu da istemem” cevabını verdi.

Bunun üzerine Hz. Peygamber “Diğer insanlar da senin gibi, teyzelerinin zina etmelerini istemez” dedikten sonra mübarek elini onun omzuna koyarak “Rabb’im! Bu kulunun günahlarını bağışla, kalbini her türlü kötülükten arındır, Onu zinadan koru!” diye dua etti. Bundan sonra hiç kimse bu gencin kadınlara dönüp baktığını görmedi.[4]

 

Rasulullah buyurdu ki:

لاَ يَزْنِي الزَّانِي حِينَ يَزْنِي وَهُوَ مُؤْمِنٌ، وَلَا يَشْرَبُ الْخَمْرَ حِينَ يَشْرَبُ وَهُوَ مُؤْمِنٌ، وَلَا يَسْرِقُ حِينَ يَسْرِقُ وَهُوَ مُؤْمِنٌ، وَلَا يَنْتَهِبُ نُهْبَةً، يَرْفَعُ النَّاسُ إِلَيْهِ فِيهَا أَبْصَارَهُمْ حِينَ يَنْتَهِبُهَا وَهُوَ مُؤْمِنٌ

Zina eden zina ettiği zaman mümin olarak zina etmez. İçki içen içki içerken mümin olarak içmez. Hırsız hırsızlık yaptığı zaman, mümin olarak hırsızlık yapmaz. Hal­kın gözü önünde yağmacılık eden kimse de yağmacılık ettiği sırada mü'min olarak çapulculuk edemez."[5]

 

Rasulullah buyurdu ki:

إِذَا زَنَى الرَّجُلُ خَرَجَ مِنْهُ الْإِيمَانُ كَانَ عَلَيْهِ كَالظُّلَّةِ، فَإِذَا انْقَطَعَ رَجَعَ إِلَيْهِ الْإِيمَانُ

Mümin zina ettiğinde, iman ondan çıkar. Onun üzerinde bulut gibi durur. Onu bıraktığında iman ona geri döner.[6]

******

Rasulullah buyurdu ki:

وَلَيْسَ أَحَدٌ أَغْيَرَ مِنَ اللَّهِ مِنْ أَجْلِ ذَلِكَ حَرَّمَ الْفَوَاحِشَ

"Mü'minleri Allah’tan daha çok fenalıklardan koruyan kimse yoktur. Bunun için Allah Teâlâ açık kapalı fuhşiyati (zinayı) haram kılmıştır.[7]

 

Rasulullah buyurdu ki:

إِذَا ظَهَرَ الزِّنَا وَالرِّبَا فِي قَرْيَةٍ فَقَدْ حَلُّوا بِأَنْفُسِهِمْ كِتَابَ اللهِ

"Bir şehirde zina ve riba (faiz) yaygınlaşırsa, onlar Allah’ın azabını kendilerine hak etmiş olurlar.”[8]

******

İbnu Mes'ud anlatıyor:

قَالَ: سَأَلْتُ النَّبِيَّ صَلَّى اللهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ: أَيُّ الذَّنْبِ أَعْظَمُ عِنْدَ اللَّهِ؟

"Dedim ki: "Ey Allah'ın Resûlü! Allah nezdinde en büyük günah hangisidir?"

 قَالَ: أَنْ تَجْعَلَ لِلَّهِ نِدًّا وَهُوَ خَلَقَكَ

"Seni yaratmış olan Allah'a eş koşmandır!" buyurdular.

قُلْتُ: إِنَّ ذَلِكَ لَعَظِيمٌ، قُلْتُ: ثُمَّ أَيُّ؟

"Sonra hangisidir?" dedim.

قَالَ: وَأَنْ تَقْتُلَ وَلَدَكَ تَخَافُ أَنْ يَطْعَمَ مَعَكَ.

"Seninle birlikte yiyecek diye, evladını öldürmendir!" buyurdular.

قُلْتُ: ثُمَّ أَيُّ؟

Ben yine: "Sonra hangisidir?" dedim.

قَالَ: أَنْ تُزَانِيَ حَلِيلَةَ جَارِكَ

"Komşunun helalliği ile zina etmendir!" buyurdular."[9]

 

Hz. Peygamber şöyle buyurmuştur:

مَنْ يَضْمَنْ لِي مَا بَيْنَ لَحْيَيْهِ وَمَا بَيْنَ رِجْلَيْهِ أَضْمَنْ لَهُ الْجَنَّةَ

“Her kim ağzın iki dudağı arasındaki dilini ve iki bacağı arasında bulunan (edep yerini) kötülükten korumayı bana temin ederse ben de o kişiye cenneti temin ederim”[10]

******

Ebu Hureyre anlatıyor:

 سُئِلَ رَسُولُ اللَّهِ  عَنْ أَكْثَرِ مَا يُدْخِلُ النَّاسَ النَّارَ؟

"Rasûlullah’tan ateşe insanları en çok atan şeyin ne olduğu soruldu:

قَالَ: اَلْفَمُ، وَالْفَرْجُ؛

"Ağız ve ferc!" buyurdular.

وَسُئِلَ عَنْ أَكْثَرَ مَا يُدْخِلُ النَّاسَ الْجَنَّةَ؟

En ziyade neyin insanları cennete soktuğundan sordular:

قَالَ: تَقْوَى اللَّهِ وَحُسْنُ الْخُلُقِ

"Allah'a takva ve güzel ahlak!" buyurdular."[11]

 

Zina’nın Dini ve Toplumsal Zararları:

İbn Abbas’ın şöyle dediği rivayet edilir:

وَلَا فَشَا الزِّنَا فِي قَوْمٍ قَطُّ إِلَّا كَثُرَ فِيهِمُ الْمَوْتُ،

Bir toplumda zina yaygınlaşırsa muhakkak ölümler de çoğalır.[12]

 

Zina sebebiyle ölümlerin artması üç şekilde olur: Namus cinayetleri, Kürtaj ve Cinsel yolla bulaşan ölümcül hastalıklar.

 

İbn Ömer anlatıyor. "(Bir gün) Rasûlullah yanımıza gelip şöyle buyurdular:

يَا مَعْشَرَ الْمُهَاجِرِينَ خَمْسٌ إِذَا ابْتُلِيتُمْ بِهِنَّ، وَأَعُوذُ بِاللَّهِ أَنْ تُدْرِكُوهُنَّ:

"Ey muhacirler! Beş şey vardır, onlarla imtihan olacağınız zaman (artık cemiyette hiçbir hayır kalmamıştır. Onların siz hayatta iken zuhurundan Allah'a sığınırım. (Bu beş şey şunlardır:)

لَمْ تَظْهَرِ الْفَاحِشَةُ فِي قَوْمٍ قَطُّ، حَتَّى يُعْلِنُوا بِهَا، إِلَّا فَشَا فِيهِمُ الطَّاعُونُ، وَالْأَوْجَاعُ الَّتِي لَمْ تَكُنْ مَضَتْ فِي أَسْلَافِهِمُ الَّذِينَ مَضَوْا،

1) Zina: Bir millette zina ortaya çıkar ve alenî işlenecek bir hale gelirse, mutlaka o millette tâun hastalığı yaygınlaşır ve onlardan önce gelip geçmiş milletlerde görülmeyen hastalıklar yayılır.

وَلَمْ يَنْقُصُوا الْمِكْيَالَ وَالْمِيزَانَ، إِلَّا أُخِذُوا بِالسِّنِينَ، وَشِدَّةِ الْمَئُونَةِ، وَجَوْرِ السُّلْطَانِ عَلَيْهِمْ،

2) Ölçü-tartıda hile: Ölçü ve tartıyı eksik yapan her millet mutlaka kıtlık, geçim sıkıntısı ve sultanın zulmüne uğrar.

وَلَمْ يَمْنَعُوا زَكَاةَ أَمْوَالِهِمْ، إِلَّا مُنِعُوا الْقَطْرَ مِنَ السَّمَاءِ، وَلَوْلَا الْبَهَائِمُ لَمْ يُمْطَرُوا،

3) Zekat vermemek: Hangi millet mallarının zekatını vermezse mutlaka gökten yağmur kesilir. Hayvanlar da olmasaydı tek damla yağmur düşmezdi.

وَلَمْ يَنْقُضُوا عَهْدَ اللَّهِ، وَعَهْدَ رَسُولِهِ، إِلَّا سَلَّطَ اللَّهُ عَلَيْهِمْ عَدُوًّا مِنْ غَيْرِهِمْ، فَأَخَذُوا بَعْضَ مَا فِي أَيْدِيهِمْ،

4) Ahdin bozulması: Hangi millet Allah ve Resûlünün ahdini (yani düşmanla yaptığı anlaşmayı) bozarsa, Allah Teâla hazretleri o millete, kendilerinden olmayan bir düşmanı musallat eder ve ellerindeki (servet)lerin bir kısmını onlar alır.

وَمَا لَمْ تَحْكُمْ أَئِمَّتُهُمْ بِكِتَابِ اللَّهِ، وَيَتَخَيَّرُوا مِمَّا أَنْزَلَ اللَّهُ، إِلَّا جَعَلَ اللَّهُ بَأْسَهُمْ بَيْنَهُمْ "

5) Kitabullahla hükmetmeyi terk: Hangi milletin imamları Kitabullahla ameli terk ederek Allah'ın indirdiği hükümlerden işlerine gelenleri seçerlerse, Allah onları kendi aralarında savaştırır."[13]

Toplumların çekirdeğini aile teşkil eder. Sağlıklı nesiller bu yuvada yetişir. Çocuk fıtrî gelişmesini de ahlâk ve terbiyesini de önce buradan alır. İnsan sevgisinin kaynağı da ailedir. Bu yuva için en büyük tehlike ise zina ve fuhuştur. Zina ve fuhuş önce ailenin teşkilini engeller. Kurulmuş olan ailenin ise dağılmasına ve perişan olmasına sebep olur.

Zina, insanın sağlığını da bozar. Pek çok zührevî hastalıkların kaynağının zina ve fuhuş olduğu tıbben sabit olmuştur. Hatta bugün insan sağlığını tehdit eden AIDS hastalığı da çoğunlukla cinsel yollarla bulaşmaktadır.

Zina ve fuhşun yaygın hale geldiği toplumlarda ölüm olaylarının çoğalacağını haber veren Rasulullah Efendimiz bu noktaya dikkatimizi çekmiştir. Zina ile ana rahmine düşen çocukların çoğu kere doğumları engellenir. Dünyaya gelenler ise ortada kalarak perişan olur. Anne ve baba şefkatinden mahrum kalır. Zaman zaman bu çocuklardan cami kapılarına bırakılanlar toplumu dehşete düşürür. Çocuğuna sonsuz şefkat ve merhametle dolu ve çocuğu için her fedakârlığa katlanan anneyi, çocuğunu cami kapısına bırakmasına zorlayan, bu yüz kızartıcı kötülüktür. Böylece zina ve fuhuş insanı en büyük özelliğinden, sevgi ve merhamet duygusundan yoksun hale getirir.

Zina ve fuhuş, hangi toplumlarda yaygın hale gelmişse o toplumu çökertmiştir. Bugün, güçlü gibi görünen bazı toplumların zina ve fuhuş yüzünden büyük sarsıntı içinde oldukları ve zaman geçtikçe de bu sarsıntının daha da artarak o toplumları güçsüz hale getireceği kaçınılmazdır.

 

Ashab-ı Kiram'dan bazıları zinanın sonuçlarıyla ilgili şöyle buyurmuşlardır.

"Zinadan sakının. Çünkü zinada üçü dünya ile üçü de ahiret ile ilgili olmak üzere altı kötü haslet vardır:

Dünya ile ilgili olanlar:

– Rızık ve kazançtaki bereketi kaldırır.

– Ömrü kısaltır.

– İnsanların nefretini mûcip olur.

Ahiret ile ilgili olanlar da:

– Allah Teâlâ'yı öfkelendirir.

– Hesabı şiddetlendirir.

– Cehennem'e girmeye sebep olur.”

Zina’nın Cezası:

الزَّانِيَةُ وَالزَّانِي فَاجْلِدُوا كُلَّ وَاحِدٍ مِنْهُمَا مِائَةَ جَلْدَةٍ وَلَا تَأْخُذْكُمْ بِهِمَا رَأْفَةٌ فِي دِينِ اللَّهِ إِنْ كُنْتُمْ تُؤْمِنُونَ بِاللَّهِ وَالْيَوْمِ الْآخِرِ وَلْيَشْهَدْ عَذَابَهُمَا طَائِفَةٌ مِنَ الْمُؤْمِنِينَ

Zina eden kadın ve zina eden erkeğin her birine 100 değnek vurun; Allah'a ve Ahiret Günü'ne inananlar iseniz, Allah'ın cezasını uygulamada sizi acıma duygusu yakalamasın. Müminlerden bir gurup da bunların cezalarına tanık olsun.[14]

 

Zina’nın Ahiretteki Cezası

Semure b. Cündübün rivayet ettiği peygamberimizin rüyasıyla ilgili hadiste şöyle anlatılır:

Rüyasında Cebrail ve Mikail Hz. Peygamber’e geldiler. Bundan sonrasını Hz. Peygamber şöyle anlatmıştır:

“Beraberce gittik, üst tarafı dar alt tarafı geniş, tandıra benzer bir şeye uğradık. Onun içinden gürültü ve sesler geliyordu. Baktık ve gördük ki, orada çıplak erkek ve kadınlar vardır. Onlara altlarından yakıcı bir alev geliyordu. Bu ateş onlara gelince sıcaklığın şiddetinden çığlık atıyor, bağırıyorlardı. Ben “Ey Cibril! Bunlar kimlerdir diye sordum. Dedi ki “Bunlar zina eden erkek ve kadınlardır. Bu onların kıyamete kadar sürecek olan azabıdır” dedi.[15]

Rasulullah buyurdu ki:

ثَلَاثَةٌ لَا يُكَلِّمُهُمُ اللهُ يَوْمَ الْقِيَامَةِ وَلَا يُزَكِّيهِمْ - قَالَ أَبُو مُعَاوِيَةَ: وَلَا يَنْظُرُ إِلَيْهِمْ - وَلَهُمْ عَذَابٌ أَلِيمٌ: شَيْخٌ زَانٍ، وَمَلِكٌ كَذَّابٌ، وَعَائِلٌ مُسْتَكْبِرٌ

“Allah kıyamet gününde 3 zümreyle konuşmaz, onlara bakmaz, onları (günahlardan) temizlemez (affetmez), onlar için elem verici bir azab vardır. Onlar; zina eden ihtiyar adam, çok yalancı hükümdar (devlet başkanı), kibirli fakirdir.[16]

 

Zina Çeşitleri

Rasulullah buyurdu ki:

إِنَّ اللهَ عَزَّ وَجَلَّ كَتَبَ عَلَى ابْنِ آدَمَ حَظَّهُ مِنَ الزِّنَا، أَدْرَكَ ذَلِكَ لَا مَحَالَةَ، وَزِنَا الْعَيْنِ النَّظَرُ، وَالْآذَانُ زِنَاهَا الْاِسْتِمَاعُ وَزِنَا اللِّسَانِ النُّطْقُ، وَالنَّفْسُ تَمَنَّى وَتَشْتَهِي، وَالْفَرْجُ يُصَدِّقُ ذَلِكَ أَوْ يُكَذِّبُهُ

“Ademoğluna zinadan nasibi yazıldı. Şüphesiz o buna erişecektir. Gözlerin zinası bakmaktır. Kulakların zinası dinlemektir. Dilin zinası konuşmaktır. Elin zinası tutmaktır. Ayağın zinası yürümektir. Kalb arzu ve temenni eder, tenasül aleti ise bunu ya tasdik eder, ya da yalanlar.”[17]

 

Zina’dan Korunmanın Fazileti:

Hz. Peygamber buyurdu ki:

" إِذَا صَلَّتِ الْمَرْأَةُ خَمْسَهَا، وَصَامَتْ شَهْرَهَا، وَحَفِظَتْ فَرْجَهَا، وَأَطَاعَتْ زَوْجَهَا قِيلَ لَهَا: ادْخُلِي الْجَنَّةَ مِنْ أَيِّ أَبْوَابِ الْجَنَّةِ شِئْتِ "

“Bir kadın, beş vakit namazını kılar, Ramazan orucunu tutar, iffetini korur ve kocasına saygı gösterirse kendisine'' "hangi kapıdan istersen cennete gir'' denir.”[18]

 

Rasulullah buyurdu ki:

مَا مِنْ صَبَاحٍ إِلَّا وَمَلَكَانِ يُنَادِيَانِ: وَيْلٌ لِلرِّجَالِ مِنَ النِّسَاءِ، وَوَيْلٌ لِلنِّسَاءِ مِنَ الرِّجَالِ

“Her sabah iki melek: “Kadınların yüzünden erkeklere yazıklar olsun, erkeklerin yüzünden de kadınlara yazıklar olsun” diye nida ederler.”[19]

 

يَا أَيُّهَا النَّبِيُّ إِذَا جَاءَكَ الْمُؤْمِنَاتُ يُبَايِعْنَكَ عَلَى أَنْ لَا يُشْرِكْنَ بِاللَّهِ شَيْئًا وَلَا يَسْرِقْنَ وَلَا يَزْنِينَ وَلَا يَقْتُلْنَ أَوْلَادَهُنَّ وَلَا يَأْتِينَ بِبُهْتَانٍ يَفْتَرِينَهُ بَيْنَ أَيْدِيهِنَّ وَأَرْجُلِهِنَّ وَلَا يَعْصِينَكَ فِي مَعْرُوفٍ فَبَايِعْهُنَّ وَاسْتَغْفِرْ لَهُنَّ اللَّهَ إِنَّ اللَّهَ غَفُورٌ رَحِيمٌ

Ey Peygamber! İnanmış kadınlar, Allah'a hiçbir şeyi ortak koşmamak, hırsızlık yapmamak, zina etmemek, çocuklarını öldürmemek, elleriyle ayakları arasında bir iftira uydurup getirmemek, iyi işi işlemekte sana karşı gelmemek hususunda sana biat etmeye geldikleri zaman, biatlarını kabul et ve onlar için Allah'tan mağfiret dile. Şüphesiz Allah, çok bağışlayandır, çok esirgeyendir.[20]

Allah Rasulü buyurdu ki:

"Yedi sınıf insan vardır ki Allah Teâlâ onları (Arş'ının) gölgesinden başka hiçbir gölge bulunmayan günde (kıyamet gününde) gölgesinde gölgelendirecektir.

– Adil hükümdar,

– Allah'a ibadet ederek yetişen genç,

– Gönlü mescitlere bağlı olan kimse,

– Allah için birbirini seven, O'nun için bir araya gelen, O'nun için birbirinden ayrılan iki kimse,

– Kendisini mevki sahibi güzel bir kadın (meşrû olmayan ilişkiye) davet ettiği halde "Ben Allah'tan korkarım'' diyen kimse,

– Sol elinin verdiğini sağ eli duymayacak kadar gizli sadaka veren kimse,

– Tenha bir yerde Allah'ı anarak gözleri boşanan kimsedir.''[21]

 

Zina’ya Yaklaşmayı Önleyici Tedbirler:

İslam dini insanları zinadan korumak için gözlerine sahip olmalarını ve tesettüre dikkat etmelerini istemektedir:

Ey Peygamber hanımları! Siz, kadınlardan herhangi biri gibi değilsiniz. Eğer (Allah'tan) korkuyorsanız, (yabancı erkeklere karşı) çekici bir eda ile konuşmayın; sonra kalbinde hastalık bulunan kimse ümide kapılır. Güzel söz söyleyin.

 Evlerinizde oturun, eski cahiliye âdetinde olduğu gibi açılıp saçılmayın. Namazı kılın, zekâtı verin, Allah'a ve Rasûlüne itaat edin. Ey Ehl-i Beyt! Allah sizden, sadece günahı gidermek ve sizi tertemiz yapmak istiyor.[22]

قُلْ لِلْمُؤْمِنِينَ يَغُضُّوا مِنْ أَبْصَارِهِمْ وَيَحْفَظُوا فُرُوجَهُمْ ذَلِكَ أَزْكَى لَهُمْ إِنَّ اللَّهَ خَبِيرٌ بِمَا يَصْنَعُونَ

(Resûlüm!) Mümin erkeklere, gözlerini (harama) dikmemelerini, ırzlarını da korumalarını söyle. Çünkü bu, kendileri için daha temiz bir davranıştır. Şüphesiz Allah, onların yapmakta olduklarından haberdardır.

Mümin kadınlara da söyle: Gözlerini (harama bakmaktan) korusunlar; namus ve iffetlerini esirgesinler. Görünen kısımları müstesna olmak üzere, zinetlerini teşhir etmesinler. Baş örtülerini, yakalarının üzerine (kadar) örtsünler. Kocaları, babaları, kocalarının babaları, kendi oğulları, kocalarının oğulları, erkek kardeşleri, erkek kardeşlerinin oğulları, kız kardeşlerinin oğulları, kendi kadınları (mümin kadınlar), ellerinin altında bulunanlar (köleleri), erkeklerden, ailenin kadınına şehvet duymayan hizmetçi vb. tâbi kimseler, yahut henüz kadınların gizli kadınlık hususiyetlerinin farkında olmayan çocuklardan başkasına zinetlerini göstermesinler. Gizlemekte oldukları zinetleri anlaşılsın diye ayaklarını yere vurmasınlar (Dikkatleri üzerine çekecek tarzda yürümesinler). Ey müminler! Hep birden Allah'a tevbe ediniz ki kurtuluşa eresiniz.

 

Zinayı Önleyici Tedbirler:

İslâm, zinayı yasaklarken ona götüren vesileleri de dikkate almıştır.

1- Bir kadınla bir erkeğin yalnız bir odada baş başa kalmalarını hoş görmez. Çünkü bu suizanna sebep olur.

Rasulullah buyurdu ki:

وَلَا يَخْلُوَنَّ رَجُلٌ بِامْرَأَةٍ فَإِنَّ ثَالِثَهُمَا الشَّيْطَانُ

“Bir erkek bir kadınla baş başa kalırsa, onların üçüncüsü mutlaka şeytandır.”[23]

2- Durumu müsait olanların hemen evlenmelerini emreder.

Rasulullah buyurdu ki:

يَا مَعْشَرَ الشَّبَابِ مَنِ اسْتَطَاعَ مِنْكُمُ الْبَاءَةَ فَلْيَتَزَوَّجْ فَإِنَّهُ أَغَضُّ لِلْبَصَرِ وَأَحْصَنُ لِلْفَرْجِ وَمَنْ لَمْ يَسْتَطِعْ فَعَلَيْهِ بِالصَّوْمِ فَإِنَّهُ لَهُ وِجَاءٌ‏

“Ey gençler! Sizden evliliğe gücü yeten evlensin. Çünkü evlilik gözü harama bakmaktan korur, tenasül uzvunu zinadan alıkoyar. Evlenmeye gücü yetmeyen kimseye oruç tutmasını tavsiye ederim. Çünkü orucun şehveti kıran bir gücü / özelliği vardır.[24]

3- Evlenmenin gereksiz masraflarla zorlaştırılmamasını öğütler.

Rasulullah buyurdu ki:

خَيْرُ النِّكَاحِ أَيْسَرُهُ

“Nikahın en hayırlısı, kolay ve külfetsiz olanıdır”[25]

******

Rasulullah buyurdu:

إِنَّ أَعْظَمَ النِّكَاحِ بَرَكَةً أَيْسَرُهُ مُؤْنَةً

“Bereket bakımından nikahın en güzeli, masraf olarak da en kolay olanıdır.”[26]

4- Bir takım yanlış değerlendirmelerde ifade edildiği gibi çocuk sahibi olmanın insanı fakir yapmayacağını, bilakis evlenenlerden fakir olanları Allah Teâlâ'nın zengin yapacağını bildirir.

وَأَنْكِحُوا الْأَيَامَى مِنْكُمْ وَالصَّالِحِينَ مِنْ عِبَادِكُمْ وَإِمَائِكُمْ إِنْ يَكُونُوا فُقَرَاءَ يُغْنِهِمُ اللَّهُ مِنْ فَضْلِهِ وَاللَّهُ وَاسِعٌ عَلِيمٌ

Aranızdaki bekârları, kölelerinizden ve cariyelerinizden elverişli olanları evlendirin. Eğer bunlar fakir iseler, Allah kendi lütfu ile onları zenginleştirir. Allah, (lütfu) geniş olan ve (her şeyi) bilendir.

وَلْيَسْتَعْفِفِ الَّذِينَ لَا يَجِدُونَ نِكَاحًا حَتَّى يُغْنِيَهُمْ اللَّهُ مِنْ فَضْلِهِ

"Evlenmeye güçleri yetmeyenler, Allah kendilerini lütfuyla zengin edinceye kadar iffetlerini korusunlar…“[27]

5- Kendisini haramdan korumak kastıyla evlenmek isteyenlere yardımcı olunmasını emreder.

Rasulullah buyurdu ki:

مِنْ أَفْضَلِ الشَّفَاعَةِ أَنْ يُشَفَّعَ بَيْنَ الْاِثْنَيْنِ فِي النِّكَاحِ

“En hayırlı şefaatlerden birisi de, evlenecek iki kişiye aracılık yapmaktır.”[28]

 

Hz. Yusuf’un İffeti

22. (Yusuf) erginlik çağına erişince, ona (isabetle) hükmetme (yeteneği) ve ilim verdik. İşte güzel davrananları biz böyle mükâfatlandırırız.

23. Evinde bulunduğu kadın, onun nefsinden murat almak istedi, kapıları iyice kapattı ve "Haydi gel!" dedi. O da" (Hâşâ), Allah'a sığınırım! Zira kocanız benim velinimetimdir, bana güzel davrandı. Gerçek şu ki, zalimler iflah olmaz!" dedi.

24. Andolsun ki, kadın ona meyletti. Eğer Rabbinin işaret ve ikazını görmeseydi o da kadına meyletmişti. İşte böylece biz, kötülük ve fuhşu ondan uzaklaştırmak için (delilimizi gösterdik). Şüphesiz o ihlâslı kullarımızdandı.

32. Kadın dedi ki: İşte hakkında beni kınadığınız şahıs budur. Ben onun nefsinden murat almak istedim. Fakat o, (bundan) şiddetle sakındı. Andolsun, eğer o kendisine emredeceğimi yapmazsa mutlaka zindana atılacak ve elbette sürünenlerden olacaktır!

رَبِّ السِّجْنُ أَحَبُّ إِلَيَّ مِمَّا يَدْعُونَنِيإِلَيْهِ

33. (Yusuf:) Rabbim! Bana zindan, bunların benden istediklerinden daha iyidir! Eğer onların hilelerini benden çevirmezsen, onlara meyleder ve cahillerden olurum! dedi.

 

Zina İftirası

Zina ve fuhuş büyük günahlardan olduğu gibi, iffetli kadınlara zina ve fuhuş isnadı da büyük günahlardandır.

إِنَّ الَّذِينَ يَرْمُونَ الْمُحْصَنَاتِ الْغَافِلاَتِ الْمُؤْمِنَاتِ لُعِنُوا فِي الدُّنْيَا وَالآخِرَةِ وَلَهُمْ عَذَابٌ عَظِيمٌ

Namuslu, kötülüklerden habersiz mümin kadınlara zina isnadında bulunanlar, dünya ve ahirette lânetlenmişlerdir. Onlar için çok büyük bir azap vardır.[29]

 

Zina İftirasının Cezası

وَالَّذِينَ يَرْمُونَ الْمُحْصَنَاتِ ثُمَّ لَمْ يَأْتُوا بِأَرْبَعَةِ شُهَدَاءَ فَاجْلِدُوهُمْ ثَمَانِينَ جَلْدَةً وَلاَ تَقْبَلُوا لَهُمْ شَهَادَةً أَبَدًا وَأُولَئِكَ هُمُ الْفَاسِقُونَ

Namuslu kadınlara zina isnadında bulunup, sonra (bunu ispat için) dört şahit getiremeyenlere seksener sopa vurun ve artık onların şahitliğini hiçbir zaman kabul etmeyin. Onlar tamamen günahkârdırlar.[30]


Hazırlayan: Mehmet ERGÜN / Vaiz


[1] Müminun, 23/5-7.

[2] Furkan, 25/68.

[3] İsra, 17/32.

[4] İbn Hanbel.

[5] Buhari, Müslim.

[6] Ebu Davud.

[7] Buhari.

[8] Şuabu’l-İman.

[9] Buhari.

[10] Buhari.

[11] Tirmizi.

[12] Muvatta.

[13] İbn Mace.

[14] Nur, 24/2.

[15] Buhari.

[16] İbn Hanbel.

[17] Buhari, Müslim.

[18] İbn Hanbel.

[19] İbn Mace.

[20] Mümtehine, 60/12.

[21] Buhari.

[22] Ahzab, 33/32-33.

[23] Tirmizi.

[24] İbn Mace.

[25] Ebu Davud.

[26] İbn Hanbel.

[27] Nur, 24/30-33.

[28] İbn Mace.

[29] Nur, 24/23.

[30] Nur, 24/4.

Üye Girişi
Aktif Ziyaretçi11
Bugün Toplam423
Toplam Ziyaret4706714
MAKALELER
EĞİTİM SUNUMLARI