• Anasayfa
  • Favorilere Ekle
  • Site Haritası
  • https://www.facebook.com/insanveislam.org/
  • https://twitter.com/insanuislam











Dile Sahip Olma

DİLE SAHİP OLMA

 

تَتَجَافَى جُنُوبُهُمْ عَنِ الْمَضَاجِعِ يَدْعُونَ رَبَّهُمْ خَوْفاً وَطَمَعاً وَمِمَّا رَزَقْنَاهُمْ

يُنفِقُونَ:فَلَا تَعْلَمُ نَفْسٌ مَّا أُخْفِيَ لَهُم مِّن قُرَّةِ أَعْيُنٍ جَزَاء بِمَا كَانُوا يَعْمَلُونَ:

“Yanları yataklar­dan aralaşır (yani sıcak yataktan kalkarlar.) Korku ve ümit içinde Rablerine yalvarırlar ve kendilerine verdiğimiz rızıklardan onlar, hayra sarf ederler. Şimdi kimse bilmez, onlar için hazırla­nıp gizlenmiş olan gözler süruru, (o bakılmaya doyulmaz güzellikteki) mükâfatı. Bu mükâfat yaptıktan amel­lere karşılık olmak üzere.” (SECDE SURESİ - 16/17. AYETLER)

 

Hz Muaz b. Cebel (RA) anlatıyor:

“Hz Peygamber (SAV) ile beraber bulunduğum bir yoluculukta bir ara kendimi tam Hz. Peygamber (SAV)’in ya­nında buldum. Yan yana yola devam edi­yorduk. Bu fırsatı değerlendirmek istedim ve dedim ki:

    
“Ya Rasülallah, beni Cennete götüre­cek, Cehennemden ırak edecek bir amel öğretir misin?” Bunun üzerine Hz Peygamber (SAV) şöyle buyurdu:

    
“Çok büyük şey istiyorsun. Mamafih, Allah kime kolay getirirse o kimseler için de pek kolay bir iş. Şimdi dinle:

1-) Allah’a ibadet eder, O’na ortak tanı­mazsın.

2-) Namazını disiplinli bir şekilde kılar­sın.

3-) Zekâtını (kuruşu kuruşuna hesap eder) verirsin.

4-) Ramazan orucunu tutarsın.

5-) Kâbe’yi ziyaretle haccedersin.”

    
Muaz (RA) diyor ki:

“Bunları söyledikten sonra Hz Pey­gamber (SAV) şöyle buyurdu:

“Sana hayırlı işleri de öğreteyim mi?” Ve devam etti:

1-) Oruç kalkandır. (Sana dışarıdan ge­lecek şeytani kötülüklerden seni korur.)

2-) Sadaka da, tıpkı suyun ateşi sön­dürdüğü gibi, içinden gelecek dürtülerini, kötülük arzularını söndürür.

3-) Geceleyin uykudan kalkıp namaz kılmak ise (her kişinin değil) salih kişilerin şiandır, kârıdır.” Buyurduktan sonra şu ayeti okudu:

 

تَتَجَافَى جُنُوبُهُمْ عَنِ الْمَضَاجِعِ يَدْعُونَ رَبَّهُمْ خَوْفاً وَطَمَعاً وَمِمَّا رَزَقْنَاهُمْ

يُنفِقُونَ:فَلَا تَعْلَمُ نَفْسٌ مَّا أُخْفِيَ لَهُم مِّن قُرَّةِ أَعْيُنٍ جَزَاء بِمَا كَانُوا يَعْمَلُونَ:

“Yanları yataklar­dan aralaşır (yani sıcak yataktan kalkarlar.) Korku ve ümit içinde Rablerine yalvarırlar ve kendilerine verdiğimiz rızıklardan onlar, hayra sarf ederler. Şimdi kimse bilmez, onlar için hazırla­nıp gizlenmiş olan gözler süruru, (o bakılmaya doyulmaz güzellikteki) mükâfatı. Bu mükâfat yaptıktan amel­lere karşılık olmak üzere.”

(SECDE SURESİ - 16/17. AYETLER)


Hz Muaz (RA) devamla diyor ki:

“Hz Peygamber (RA) bunları söyledikten ve ayet-i kerimeyi okuduktan sonra dedi ki:

“İşin başını, direğini ve kilit taşını da öğreteyim mi?”

“Öğret Ya Rasülallah!” Dedim. Buyurdu ki:

“İşin başı Müslüman olmak; Allah’ın emirlerine boyun eğmektir. Bu işin direği namaz, kilit taşı ise mücahededir.” Sonra devamla buyurdu ki:

 “Bütün bunların üstesinden nasıl ge­lebileceğini biliyor musun?”

“Buyur Ya Rasülallah!” Dedim. Eli ile dilini göstererek:

“Buna sahip ol! (dilini tut).” Buyurdu. Ben şaşırmıştım. Dedim ki:

“Ya Rasülallah, Biz konuştuğumuz şeylerden de mi sorumlu olacağız?”

Hz Peygamber (SAV) şöyle bu­yurdu:

“Anan seni düşük, yarım bir şey olarak değil adam olarak dünyaya getirdi. İyi düşünsene, insanları tepetaklak Cehen­neme atan, dillerinden başka bir şey midir ki?”


BU HADİS-İ ŞERİF’İN IŞIĞINDA:

İnsanları birbirine düşüren, onları bir­birine düşman eden söz ve beyanların dünyamızı Cehenneme çevirdiği düşü­nülürse, dünyayı Cehenneme çevirenle­rin kendilerine ebedi ceza evi olan Ce­hennemi hazırladıklarını görür gibi oluyo­ruz.

     “Söz ola kese savaşı

       Söz ola kestire başı!”

     Değil mi?

 

KAYNAK : DİYANET AYLIK DERGİ

Üye Girişi
Aktif Ziyaretçi6
Bugün Toplam235
Toplam Ziyaret4778266
MAKALELER
EĞİTİM SUNUMLARI