• Anasayfa
  • Favorilere Ekle
  • Site Haritası
  • https://www.facebook.com/insanveislam.org/
  • https://twitter.com/insanuislam











Haftanın Vaazı: Zarurât-i Hamse (Dinin Korunması)

Haftanın Vaazı: Zarurât-i Hamse (Dinin Korunması) hakkında güncel vaaz ve makaleler

Nisan Ayı'nın ilk haftası (07.04.2017) için vaaz konusu (Zarurat-i Hamse) "Dinin Korunması" olarak belirlenmiştir.

İyi bir irşad için;

"İnsanlara anlayabilecekleri şeyler söyleyiniz. Siz Allah ve Resülü'nün yalanlanmasını ister misiniz?" (Buhari, İlim, 4).
"Bir gruba, akıllarının almayacağı şeyler söylersen, şüphesiz bu onların bir kısmı için bir fitne olur." (Müslim, Mukad­dime, 3; bk. Acluni, 1/196)

Bu hadis-i şeriflerde de ifade edilen "insanlarla anlayacağı ölçüde konuşun" emr-i nebevî mucibince vaazlarımızda bulunduğumuz muhitin sosyo-kültürel yapısını mutlaka dikkate almamız gerekir. 

Hazırlanan örnek metinleri olduğu gibi aktarmak yerine, üslubunu muhataba göre güncellemek ve muhtevasını da toplumsal ihtiyaca cevap verecek şekilde zenginleştirmek irşadımızı daha etkin ve faydalı kılacaktır.

Buna göre, yanlış anlaşılabileceğini tahmin ettiğimiz ayet ve hadisleri aktarmak gerekiyorsa, sonunda mutlaka açıklamasını da yapmamız gerekir.


Etkili bir sunum için konuyla alakalı aşağıdaki örnek vaazlardan ve makalelerden istifade edebilirsiniz..

Cumanız mübarek olsun...

VAAZLAR:

 
MAKALELER:
 



BEŞ TEMEL ESAS 

Bu beş temel esas insanın onurlu bir yaşam sürmesi için mutlaka olması gereken ve büyük yararlar sağlayan prensiplerdir. Bütün şeriatlar bunların korunmasını emretmiş ve bunların aksine olan şeyleri de yasaklamak için gelmiştir.

İslam, Müslümanın bu dünyada güvenli bir şekilde dünya ve ahireti için çalışabileceği, gönül huzuruyla yaşayabileceği bir toplum oluşturmak için, bu ilkeleri koruma ve uygulamayı emretmiştir.

İslam toplumu, Hz. Peygamber’in tanımıyla bir organda meydana gelen bir hastalık yüzünden bütün bedenin acı duyması gibi, birbirini tamamlayan bina misali, birbiriyle sımsıkı güçlü bir ümmet olarak yaşamalıdır. Aşağıda kısaca ele alacağımız beş esası muhafaza etmek iki yolla gerçekleşir:

1- Bu ilkeleri, başkaları tarafından gelebilecek bir kurcalama veya tahripten korumak. 

2- Bunları yapmak  ve gözetmek.

Dinin Korunması

Allah’ın insanları kendisinden dolayı yarattığı, onu tebliğ etmek ve onu korumak için peygamberler gönderdiği en önemli meseledir. Nitekim Yüce Allah “Andolsun ki biz, “Allah’a kulluk edin ve tağuttan (azdırıcılardan) sakının diye (emretmeleri için) her ümmete bir peygamber gönderdik,” buyurmuştur. (Nahl, 36)
Şüphesiz İslam, bu dini zedeleyebilecek ve   özüne  etki edebilecek her türlü şirk, hurafe, bid’at, günah ve yasaklardan koruyarak onu himaye etmeye çalışmıştır.

Canın Korunması

Allah, bir yasağı işlemek pahasına bile olsa, insan canının korunmasını emretmiştir. Nitekim zaruret anında haramı işlemek bağışlanmıştır. Kur’an’da şöyle buyrulmaktadır: “Her kim bunlardan (yasaklanan şeylerden) yemeye mecbur kalırsa başkasının hakkına saldırmadan ve haddi aşmadan bir miktar yemesinde günah yoktur.” (Bakara, 173)
Yine insan canına kıymayı ve ona zarar vermeyi yasaklamıştır. Bu konuda Yüce Allah “Kendi ellerinizle kendinizi tehlikeye atmayın” buyurmaktadır. (Bakara, 195)
İslam, dini ve etnik kökeni ne olursa olsun haksız olarak insanların canlarına kıyanlara cezalar ve sınırlar getirmiştir. Bu konuda şu ayeti okumaktayız: “‘Ey akıl sahipleri! Kısasta sizin için hayat vardır. Umulur ki suç işlemekten sakınırsınız.” (Bakara, 178)

Aklın Korunması

Allah akla ve idrake etki edebilecek her kötü şeyi yasaklamıştır. Çünkü akıl, Allah’ın bize bahşetmiş olduğu nimetlerin en önemlilerindendir. Zira insan onurunu ayakta tutup  onu diğer mahlukattan ayırarak, hem  dünya hem de  ahiret için  hesap ve sorgulama yeteneği akıl çerçevesinde gerçekleşecektir.
Bundan dolayı Allah içki ve uyuşturucuyu bütün türleriyle yasaklamış ve onları şeytanın bir pisliği olarak nitelemiştir. Nitekim O, “Ey iman edenler şarap, kumar, dikili taşlar (putlar), fal ve şans okları birer şeytan işi pisliktir. Bunlardan uzak durun ki kurtuluşa eresiniz.” (Maide, 90) buyurmuştur.

Neslin Korunması 

İslam’ın bu ilkenin korunmasına verdiği önem, yüce değerler üzerine neslin eğitildiği, büyütüldüğü ailenin oluşturulmasına yaptığı vurgu ve aldığı diğer bazı önlemlerde kendisini göstermektedir: 

  • Evliliğe teşvik, evlilik maliyetlerinde aşırıya gitmeme. Bu konuda Kur’an “Aranızdaki bekârları, kölelerinizden ve cariyelerinizden elverişli olanları evlendirin” (Nur, 32) buyurmaktadır.

  • İslam günaha götüren bütün ilişkileri yasaklamış ve onlara ulaştırabilecek bütün yolları da kapatmıştır. Nitekim Yüce Allah buyurdu ki; “Zinaya yaklaşmayın. Zira o bir hayasızlıktır ve çok kötü bir yoldur.” (İsra, 32) 

  • İslam insanların namuslarına, soy ve atalarına dil uzatıp soysuzlukla itham etmeyi yasaklamış ve bunu günahların en büyüğü sayarken, ahirette görebileceği azaba ilaveten dünyada da belirli bir ceza ile tehdit etmiştir. 

  • Kadın ve erkeğin şerefini korumasını emretmiş ve ailesinin şerefini korumak için öleni de Allah yolunda şehit saymıştır.

Malın Korunması

İslam malı korumak için rızık peşinde koşmayı insanın görevi olarak görmüş, bütün meşru işlemleri; mal mübadelesini ve ticareti mubah kılmıştır.

Malı korumak için de faizi, hırsızlığı, dolandırıcılığı, kalleşliği, insanların malını haksız yere yemeyi haram kılmış, onları cezalandırmış ve Kur’an bu gibi şeyleri yapanları en şiddetli cezalarla tehdit etmiştir. 

www.insanveislam.org

18664 kez okundu

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yapmak için tıklayın
Üye Girişi
Aktif Ziyaretçi10
Bugün Toplam881
Toplam Ziyaret4777523
MAKALELER
EĞİTİM SUNUMLARI