Mehir hakkında bilgi verir misiniz?
Erkeğin evlenirken eşine verdiği veya vermeyi taahhüt ettiği para veya başka bir mala mehir denir. Kur’an-ı Kerim’de, evlenen erkeğin kadına mehir vermek zorunda olduğu ve bunu zorla geri almasının caiz olmadığı konusunda ayetler bulunmaktadır (Bakara, 2/237; Nisâ, 4/4, 20, 24, 25; Mâide, 5/5). Hanefîlere göre mehir nikahın sonuçlarından biridir. Bu nedenle nikah esnasında belirlenmemiş olsa, hatta nikah esnasında verilmeyeceği şart koşulsa bile evlenen kadın mehre hak kazanır.
Mehir nikah anında belirlenip belirlenmemesine göre ikiya ayrılır. Mehir nikah anında belirlenmişse buna mehr-i müsemmâ, nikah esnasında belirlenmemişse mehr-i misil denir. Evlilik sırasında mehrin belirlenmemesi veya belirlenen mehrin bir sebeple geçersiz sayılması halinde, evlenen kadın mehr-i misile hak kazanır. Mehr-i misil, evlenen kadının, akrabaları arasında her bakımdan kendi konumunda olan kadına verilen mehir demektir.
Mehir, ödenme zamanına göre, mehr-i muaccel ve mehr-i müeccel olmak üzere ikiye ayrılır. Mehr-i muaccel, peşin olarak ödenen mehirdir. Kadın mehr-i muacceli almadan kendisini kocasına teslim etmeme hakkına sahiptir. Mehr-i müeccel ise, veresiye, yani ödenmesi sonraya bırakılan mehirdir. Bu mehrin ödenmesi için herhangi bir zaman belirlenmişse, bu tarih geldiğinde kadın mehre hak sahibi olur. Bir vakit belirlenmemişse, nikahın sona ermesiyle mehir muacceliyet kazanır ve ödenmesi gerekir. Başka bir deyişle, boşanma halinde kocanın bu mehri ödemesi gerekir; ölüm halinde de, bırakmış olduğu terikeden ödenir.