• Anasayfa
  • Favorilere Ekle
  • Site Haritası
  • https://www.facebook.com/insanveislam.org/
  • https://twitter.com/insanuislam











Kur'an-ı Kerim'in Özellikleri

KUR’AN-I KERİM VE ÖZELLİKLERİ

 

I- Konunun Planı

           

A. Kur’an’ın Anlamı ve Mâhiyeti

B. Kur’an’ın Kaynağı ve Vahy gerçeği

C. Kur’an’ın Ele Aldığı Konular

D. Kur’an-ı Kerim Niçin Gönderilmiştir?

E. Kur’an-ı Kerim’in Özellikleri

   a) Kur’an’ın Dili (Fesahat ve Belagatı)

   b) Kur’an’ın Mucizeliği

   c) Kur’an’ın İlmi İcazı

   d) Kur’an’ın Bir Benzerinin Getirilememesi

   e) Kur'an'ın, Karşı Çıkan Muhaliflerine Meydan Okuması

   f) Kur'an ile Diğer Peygamberlerin Mucizeleri Arasındaki Fark

   g) Kur’an’ın Bütün İnsanların İhtiyacını Karşılayacak Esaslar İhtiva Etmesi

F. Kur’an’ı Nasıl Okumalıyız?

 

II- Konunun Açılımı ve İşlenişi

 

Kur'an-ı Kerim; Yüce Allah’ın son peygamber Hz. Muhammed (a.s.)'e Arapça olarak Cebrail (a.s) aracılığıyla indirdiği kitabın adıdır. Yaklaşık 23 senede peyderpey nazil olmuştur. 114 sureden oluşmaktadır. Bunların ilki “Fatiha”, sonuncusu “Nâs” sureleridir.

Vaazda, Yüce Allah’ın farklı dönemlerde peygamberlerine vahy göndererek insanlara doğru yolu gösterdiği anlatılır. Bu vahyin sonuncusunun ise Hz. Peygamber (a.s)’e gönderildiği ve Kur’an’ın son ilahi mesaj olduğu vurgulanır. Vahyin temel gayesinin, insanların mutlu olacakları bir hayat düzeni kurmaları olduğu, bunun ilkelerinin Kur’an-ı Kerim ile sağlandığı belirtilir.

Vahy, insanlık tarihi ile başlamıştır. Dolayısıyla insanın vahyi aklı ile kavraması mümkündür. Kur’an-ı Kerim, gerek ihtiva ettiği hususlar, gerek yazıya geçirilerek günümüze kadar olduğu gibi nakledilmiş olması, gerekse dil üslubuyla farklı bir özelliğe sahip olması onu diğer semavi kitaplardan ayrıcalıklı kılmaktadır.

İnişinden günümüze kadar asırlar geçmiş olmasına rağmen, ondaki bitip tükenmez özellikler; modern bilimle her zaman uyum içinde oluşu, Müslümanların ona karşı gösterdikleri olağanüstü ilgi, bir benzerini yazmaktan insanlığın aciz oluşu, insanlık için evrensel ilkeleri ihtiva etmesi gibi nitelikler, Kur’an’ın mucizeliğini gösteren belli başlı hususlardır.

Allah (c.c) her peygamberine belli özelliklerde mucizeler vermiştir. Hz. Peygamber (a.s)’e verilen en önemli mucize ise Kur’an’ın kendisi olmuştur. Bu mucize, belli bir dönemle sınırlı olmayıp tarihin her döneminde varlığını ve etkisini devam ettirmektedir. 

 

III- Konunun Özet Sunumu

 

Kur’an’ın ana konusunu Allah’ın varlığı ve birliği oluşturur. O’nun muhatabı insandır ve Allah-insan-varlık üçgeni arasındaki ilişkileri konu edinmiştir. Dolayısıyla Kur’an-ı Kerim insanın Rabbi, kendi cinsi ve kâinat ile bağlantısını düzene koyan bir rehberdir.[1]

Kur’an’ın hedefi insanın dünya ve ahirette mutluluğunu sağlamaktır. İtikadî, ahlâkî, amelî, toplumsal her bakımdan insanların ihtiyaç duyduğu ilkeleri ihtiva eder. İslâmiyetin ana kitabıdır. Dinî hükümlerin dayanağı olan dört delilin birincisidir. Bütün dinî esasları ihtiva ettiği gibi, semavî kitapların da özetidir.[2]  Vahyolunduğu günden beri hiçbir değişikliğe uğramadan bize kadar gelmiştir. O, her türlü değişikliğe ve bozulmaya karşı korunmuştur.[3] Kur’an, Allah tarafından vahyedildiğinde şüphesi olanları, kendine benzer bir eser meydana getirmeye çağırmıştır.[4] İlk inen âyeti "Oku" diye başlayan Kur'an, insanları daima ilme teşvik eder. Akla ve düşünceye büyük önem verir. Kâinat ve ondaki yaratılış inceliklerini düşünmeye davet eder. Daima ilmin üstünlüğünü vurgular.[5]  Kur’an, yeryüzünde en çok okunan, ezberlenen, baskısı ve tercümeleri yapılan son ilahi mesajdır.

Onu okurken tefekkür etmek ve bize söylemek istediği ilkeleri iyi kavramak gerekir. Çünkü Kur’an’ın emir ve yasakları tüm insanlığın mutluluğuna yönelik hükümler içerir. Sadece tilavetle yetinmek ve ne söylediğine önem vermemek, ondan beklediğimiz faydayı bize sağlamayacaktır.

 

IV- Konu İşlenirken Başvurulabilecek Bazı Ayetler

 

                        Kur’an-ı Kerim, ihtiva ettiği hükümleri ile insanlara en güzel ve en doğru yolu gösterir. Ona uyanlar mutlu bir hayat süreceklerdir:

إِنَّ هَـذَا الْقُرْآنَ يِهْدِي لِلَّتِي هِيَ أَقْوَمُ وَيُبَشِّرُ الْمُؤْمِنِينَ الَّذِينَ يَعْمَلُونَ الصَّالِحَاتِ أَنَّ لَهُمْ أَجْرًا كَبِيرًا وأَنَّ الَّذِينَ لاَ يُؤْمِنُونَ بِالآخِرَةِ أَعْتَدْنَا لَهُمْ عَذَابًا أَلِيمًا

            “Gerçekten bu Kur’an en doğru olan yola götürür ve iyi işler yapan mü’minler için büyük bir mükâfat olduğunu ve ahirete inanmayanlar için elem dolu bir azap hazırladığımızı müjdeler.” [6]

 

            Kur’an hidayet yolunu gösteren ve her şeyi açıklayan bir kitap olarak Ramazan ayında  Kadir gecesinde [7] nazil olmuştur:

شَهْرُ رَمَضَانَ الَّذِيَ أُنزِلَ فِيهِ الْقُرْآنُ هُدًى لِّلنَّاسِ وَبَيِّنَاتٍ مِّنَ الْهُدَى وَالْفُرْقَانِ …

 

          “(O sayılı günler), insanlar için bir hidayet rehberi, doğru yolun ve hak ile batılı birbirinden ayırmanın apaçık delilleri olarak Kur’an’ın kendisinde indirildiği Ramazan ayıdır…”[8]

                                                                                                                                                                                 Kur’an-ı Kerim, Allah tarafından gönderilmiştir. İlk defa gönderilen bir kitap değildir. Dolayısıyla önceki kitapları tasdik etmektedir:

 

 “Bu Kur’an, Allah’tan (indirilmiş olup) başkası tarafından uydurulmamıştır. Fakat o kendinden öncekileri doğrulayıcı ve Kitabı (Allah’ın levh-i mahfuzdaki yazısını) açıklayıcı olarak, indirilmiştir. Bunda hiçbir şüphe yoktur. (O) âlemlerin Rabbi tarafındandır.” [9]

 

Kur’an-ı Kerim, üslup şekli ve anlattığı konular bakımından eşsiz bir kitaptır ve onun benzerini insanlar ve cinler bir araya gelse yapamazlar:

 

 “Eğer kulumuza (Muhammed’e) indirdiğimiz (Kur’an) hakkında şüphede iseniz, haydin onun benzeri bir sûre getirin ve eğer doğru söyleyenler iseniz, Allah’tan başka şahitlerinizi çağırın (ve bunu ispat edin). Eğer, yapamazsanız -ki hiçbir zaman yapamayacaksınız- o halde yakıtı insanlarla taşlar olan ateşten sakının. O ateş kâfirler için hazırlanmıştır.” [10]

 

Konu ile ilgili başvurulacak ayetler: Yunus, 10/15; Ra’d, 13/31; Hıcr, 15/1,87; Nahl, 16/98; İsra, 17/41,45,89; Kehf, 18/54; Ta-Ha, 20/2-3,117; Furkan, 25/30; Neml, 27/1-6,76,92; Kasas, 28/85; Rum, 30/58; Sebe’, 34/31; Yasin, 36/69; Zümer, 39/27,28; Zuhruf, 43/2-3; Fussilet, 41/3,44; Vakıa, 56/77; Kalem, 68/51-52; Müzzemmil, 73/20; İnsan, 76/23; Buruc, 85/21; İnşikak, 84/21; Hadid, 57/9;Duhan, 44/22; Şura, 42/7; Furkan, 25/31,32)

 

V-  Konu İşlenirken Başvurulabilecek Bazı Hadisler

 

Hz. Peygamber (a.s), Kuran’ın sürekli olarak okunmasını tavsiye etmiştir. Çünkü o hem tefekkür kitabıdır, hem de bir ibadet kitabıdır. Mutlu bir hayatın tüm ilkeleri onda mevcuttur:

 

 تَعَاهَدُوا هَذَا الْقُرآنَ. فََوَالَّذِى نَفْسُ مُحَمَّدٍ بِيَدِهِ لَهُوَ أشَدُّ تَفَلُّتاً مِنْ صُدُورِ الرِّجَالِ مِنَ اﻹبْلِ مِنْ عُقُلِهَا.

Ebu Mûsa (r.a) anlatıyor: "Resûlullah (a.s) buyurdular ki: "Şu Kur'ân'ı muhafazaya itina gösterin. Muhammed'in nefsini kudret elinde tutan Zât-ı Zülcelâl'e kasem olsun ki, Kur'ân-ı Kerim'in (hafızalardan) kaçması, develerin bağlarından boşanıp kaçmasından daha kolaydır." [11]

 

Hz. Peygamber, Kur’an-ı Kerim’i okurken onun anlamını düşünmeyi, etkili ve dokunaklı okumayı tavsiye etmiştir:

زَيِّنُوا الْقُرآنَ بِأصْوَاتِكُم.  ﻭ المَاهِرُ بِالقُرآنِ مَعَ السَّفَرةِ الْكِرامِ الْبَرَرَةِ

"Kur'ân-ı Kerim konusunda mahir olanlar Sefere isimli yüce ve saygın meleklerle beraberdirler. Kur’an’ı sesinizle güzelleştirin." [12]     

 

Kur’an’ı okumayı ve ondaki hükümleri öğrenen ve onun emirlerine uyan her iki dünyada da hidayete erer:

 

مَنْ قَرَأ القُرآنَ فاسْتَظْهَرهُ فَأَحَلَّ ﺣﻻلَهُ وَحَرَّمَ حَرَامَهُ أدْخَلهُ اللّهُ تعالى بِهِ الْجَنَّةَ، وَشَفَّعَهُ في عَشَرَةٍ مِنْ أهْلِ بَيْتِهِ كُلُّهُمْ قَدْ وَجَبَتْ لَهُ النَّار.

"Kim Kur'ân'ı okur, ezberler, helâl kıldığı şeyi helâl kabul eder, haram kıldığı şeyi de haram kabul ederse Allah, o kimseyi cennete koyar. Ayrıca hepsine cehennem şart olmuş bulunan ailesinden on kişiye şefaatçi kılınır." [13]

 

Hz. Peygamber (a.s), Kuran’ın ve kendi sünnetinin tüm Müslümanlar için örnek olduğunu şöyle belirtmiştir:

تركتُ فِيكُمْ أمرينِ لَنْ تَضِلُّوا ما تَمَسّكتُمْ بِهِمَا: كِتَابَ اللّهِ تَعالَى، وَسُنّةَ رَسُولِهِ.

 

            "Size iki şey bırakıyorum. Bunlara uyduğunuz müddetçe asla sapıtmayacaksınız: Allah'ın Kitab'ı ve Resûlünün sünneti." [14]              

 

            Kur’an okumanın sevabını ve değeri çok büyüktür. O bir dua ve hayat kitabıdır:

مَنْ قَرَأ حَرْفاً مِنْ كتَابِ اللّهِ تعالى فَلَهُ بِهِ حَسَنةٌ، وَالْحَسَنَةُ بِعَشْرِ أمْثَالِهَا.ﻻَ أقُولُ الم حَرْفٌ، وَلكنْ أقُولُ: ألِفٌ حَرْفٌ، وَﻻَ مٌ حَرْفٌ، وَمِيمٌ حَرْفٌ.

"Kur'ân-ı Kerim’den tek harf okuyana bile bir sevap vardır. Her hasene on misliyle (kayda geçer). Elif-Lâm-Mim bir harftir demiyorum. Aksine elif bir harf, lâm bir harf ve mim de bir harftir." [15]

 

            Kur’an okuyanın değeri dünyada yüksek olduğu gibi kıyamette de derecesi yüksek olacaktır:

يُقَالُ لصاحِبِ القُرآنِ؛ اقْرَأْ وَارْقَ وَرَتِّلْ كَمَا كُنْتَ تُرَتِّلُ في الدُّنْيَا، فإنَّ مَنْزِلَتَكَ عِنْدَ آخرِ آيةٍ تَقْرَؤُهَا.

"Kur'ân'ı okuyup ona sâhip çıkan kimseye (âhirette): "Oku ve (cennetin derecelerine) yüksel, dünyada nasıl ağır ağır okuyor idiysen öyle oku. Zirâ senin makamın, okuduğun en son âyetin seviyesindedir" denir." [16]

 

Konu ile ilgili baş vurulacak hadisler: Buhârî, İlim 20, c.1, s.28; Rikâk 26, c.7, s.185; İ'tisam 2,5, c. 8, s.139,144; Edeb 70, c.7, s.96; Sulh 5, c.3, s.167; Müslim, Salâtu'l-Müsâfirîn 33, (H.No: 224-231), c.1, s.543-545; Tirmizî, Salât, 212, (H.No:449), c.1, s. 311; Sevâbu'l-Kur'ân, 13, (H.No:(2904,2905), c.5, s.171; 18, (H.No:2913,2914,2915), c.5, s.177-178;  23, (H.No:2924),c.5, s.183; 25, (H.No:2926), c.5, s.184; Menâkıb: 32, (H.No:3790), c.5, s.664; Ebu Dâvud, Sünnet 6, (H.No:4610), c.5, s.16; Salât (Vitr), 8,14,20, (H.No:1437,1452,1454,1464,1468), c.2, s.139,147,148,153,155; İbnu Mace, Mukaddime, 2, (H.No:12), c.1, s.6; Edeb 52, (H.No:3779,3780), c.2, s.1242; İkâmet 176, (H.No:1342), c.1, s.426; Nesâî, Salâtu'l-Leyl 23, (3, 224), Salât 37, (2, 154), 83, (2, 179, 180);  Muvatta, Kur'an, 4, (H.No:5), c.1, s.201.

 

VI- Yararlanılabilecek Bazı Kaynaklar

 

                 1.  Zerkeşi-El-Burhan Fi Ulumi’l-Kur’an, Daru’l-Fikr, 1980.

                 2.  Zehebi-Et-Tefsir ve’l-Müfessirun, Mısır,1976.

                 3.  Zerkani, Menahilu’l-İrfan Fi Ulumi’l-Kur’an, Mısır, trs.

                 4.  Suphi Salih, Mebahis Fi Ulumi’l-Kur’an,( trc., Sait Şimşek), Hibaş Y., Konya, trs. 

                 5.  Ali Turgut, Tefsir Usulü ve Kaynakları, Marmara Ünv. İlah. Fak., İst., 1991.

                 6.  Suyuti, El-İtkan Fi Ulumi’l-Kur’an, terc. S. Yıldız-H.A. Çelik, Hikmet Yay., İst., 1987. 

                 7.  İsmail Karagöz, Kur’an’da İbadet Kavramı, Şule Yay., İst., 1997.

                 8.  Şamil İslam Ansiklopedisi, Kur’an Mad.

                 9.  İsmail Cerrahoğlu, Tefsir Usulü, D.İ.B.Yay., Ank. 1971. 

                10. İslam Ansiklopedisi, D.İ.A. Kur’an Mad., c. XXVI, s.383.

                11. Osman Keskioğlu, Kur’an-ı Kerim Bilgileri, T.D.V.Yay., Ank., 1989.

                12. Halis Albayrak, Tefsir Usulü: Yöntem, Ana Konular, İlkeler, Teklifler, Şule Y., İst., 1998.

                13. İsmail Karaçam, Kur’an-ı Kerim’in Faziletleri ve Okuma Kaideleri, Marmara Ün. İl. Fak., İst., 1984.

                14. Abdullah Aydemir, Peygamber (a.s) ve Sahabenin Dilinden Kur’anın Faziletleri, İzmir 1982.

                15. Süleyman Ateş, İslama İtirazlar ve Kur’an-ı Kerim’den Cevaplar, Ankara 1971.

                16. Muhammed Hamidullah, Kur’an-ı Kerim Tarihi, terc. M. S. Mutlu, D.İ.B.Yay., Ank., 1991.

                17. Fazlurrahman, Ana Konularıyla Kur’an, terc. A. Açıkgenç, Fecr Yay., Ankara 1993.

                18. Hüseyin K. Ece, İslam’ın Temel Kavramları, Beyan Yay., İst., 2000.

                19. Cemaleddin Kasımi, Tefsir İlminin Temel Meseleleri, (trc. Sezai Özel), İz Y., İst. 1990.

 

Zafer KOÇ - Din İşl. Y. Kur. Uzmanı



[1] Bakara 2/185.

[2] Nahl,  16/89.

[3] Hicr,  15/9.

[4] İsrâ, 17/88.

[5] Zümer,  39/9.

[6] İsra, 17/8-9.

[7] Kadr, 97/1.

[8] Bakara, 2/185.

[9] Yunus, 10/37.

[10] Bakara, 2/23. Ayrıca bkz. Yunus, 10/38; Hud, 11/13; İsra, 17/88.

[11] Buharî, Fedailu'l-Kur'ân 23, c.6, s.110.

[12] Buhari, Tevhid 52, c.8, s.214.   

[13] Tirmizî, Sevâbu’l-Kur'ân 13, (H.No:2905), c.5, s.171.

[14] Muvatta, Kader, 3,  c.2, s.899.

[15] Tirmizî, Sevâbu'l-Kur'ân 16, (H.No:2910), c.5, s.175.

[16] Tirmizî, Sevâbu'l-Kur'ân 18, (H.No:2914), c.5, s.177.

Üye Girişi
Aktif Ziyaretçi6
Bugün Toplam592
Toplam Ziyaret4706883
MAKALELER
EĞİTİM SUNUMLARI